YESEMEK AÇIK HAVA MÜZESİ VE KİLİS TAVA

 Adana'ya bir misafir geldiğinde her zaman konu, bu bölgenin yemeklerinin güzelliğine gelir. Bir gün yine yemeklerden konuşulurken babamın ağzından "Bu coğrafyada yediğim en güzel yemek Kilis Tavadır" cümlesi döküldü. Bu kadar iddialı bir konuşmayı duyunca insan kendi kendine soruyor, nedir bu Kilis Tava diye... Sırf bu merakım üzerine Kilis'e,  bir tava uğruna gitmeye karar verdik. 

Tavaya yer kalsın diye sabah erkenden çok hafif bir kahvaltı yaptık ve saat 11.30 gibi yola çıktık. Yol üzerinde görülmeye değer bir yer var mı diye internetten araştırırken Yesemek Açık Hava Müzesi ilgimi çekti. Bu nedenle otobanın paralelinde bulunan Yesemek Köyü'ne geldik. 

Yesemek Açık Hava Müzesi

Bu müze, Hititlilerden kalma bir taş ocağı ve heykel işleme atölyesiymiş. Asurlular tarafından buradaki ustalar Asur'a götürülmüş ve bu atölye olduğu gibi terk edilmiş. Bir daha ne zaman yolumuz buralara düşer diyerek girdiğimiz Açık Hava Müzesi'nden oldukça etkilenerek çıktık. Sonrasında iyice acıkmaya başladığımızdan dolayı hedefimizi Tavacı İzzet Usta'nın lokantası olarak ayarladık. 

Lokantaya vardığımızda 2 kişilik bir Kilis Tava söyledik ve afiyetle tavamızı mideye indirdik. Oldukça lezzetli olan bu tavanın sırrı sadece etinden değil aynı zamanda altındaki patlıcan ve çevresindeki biber, domates gibi sebzelerden geliyor. Et ve bu sebzeler kendini bırakınca geriye tam ekmek banmalık bir su kalıyor ve hafif de acısıyla insanı çok tatmin eden bir yemek ortaya çıkıyor. Kilis'e gelmek isteyenlere merkezde bulunan Tavacı İzzet Usta'da tava yemelerini öneririm. Ancak buranın yakınlarında bir de Kebapçı ve Tavacı İzzet var, dikkat edin ismi karışabilir. Google Haritalar linki için tıklayın.

Yemeğimizi yedik, karnımızı doyurduk. Peki yetti mi? Hayır. Kilis'in yine buraya özgü Cennet Çamuru adında bir tatlısı varmış. Bu tatlı, altında fıstık ezmesi ve üstüne kaymak konularak yapılıyor. Merkezde iki mekanda denedik ve ikisinde de beğendik o yüzden kesin olarak bir yer tavsiye edemeyeceğim. Ancak tatlıcılardan bir tanesine girdiğimizde babam Cennet Çamuru sormak yerine "buranın Cennet Çukuru meşhurmuş" dedi. Bu da Kilis'ten hatırlayacağımızı komik bir anı olarak kaldı. 

Cennet Çamuru

Peki karnımızı doyurduk ama evdekilere eli boş mu döneceğiz?

Tabii ki hayır. Cennet Çamuru'ndan paket yaptırdıktan sonra çevredeki pastanelerden birine girdik. Kilis'in "Kahke'si" meşhurmuş. Kahke'den yarım kilo hediyelik aldıktan sonrasında da Kilis'te meşhur olmayan ama bizim çok beğendiğimiz "tuzlu susamlı çubuklardan" aldık. Çok basit bir şey gibi görünüyor ancak yediğimiz en taze ve tuz oranı dengeli çubuktu. Ev halkı da çok severek yedi. Bu şekilde de hem kendimiz için bir ziyafet vermiş olduk hem de evdekilere de bir Kilis esintisi yaşatmış olduk.